PamUK prENs büYüYOrrr

Lilypie First Birthday tickers

21 Aralık 2010 Salı

I am so jealous

Türkçesinden utandım ama itiraf ediyorum kıskanıyorum! Oğlumla geçiremediğim vakti başkalarının geçirmesini çok kıskanıyorum... Burnumun direği sızlıyor... Özlüyorum... Gözlerim yanıyor... Yavrum, oğlum, miniğim hele eve gelince yüzüme yapışınca sen hüngür hüngür ağlamak istiyorum...
Seni bensiz bıraktığım için kendime çok kızıyorum ama çare yok ...

2 Aralık 2010 Perşembe

Annesinin Kuzusu

Sen geldin ve hayat değişti...
Dünya güzelleşti...
Ev huzurla doldu...
Yüzümde gizli bir tebessüm oluştu...
Gözümün derinlerine kocaman bir umut yerleşti...
Oğlum iyi ki geldin...Seninle beraber arttı ".....sız asla yapamam" dediklerim...
Gece uyurken boynundaki o mis ter kokusunu koklamadan uyumak istemiyorum mesela, altını değiştirirken göbeğine öpücük kondurmadan sen de kikirdemeden duramıyorum....
İşyerinde seni hayal ediyorum...
Uyumak üzere uzanınca birden gözünü açıp emziğini atıp gözümün içine bakıp gülümsemeni ben de gülümseyince kikirdemeni hayal ediyorum...
Sadece sen & ben biliyoruz bu özel anları...
Seni çok seviyorum ve özlüyorum....

8 Kasım 2010 Pazartesi

Anneyim Ben...

Uzaktan kulağa çok hoş geliyor ama o kadar da kolay değil gerçekten...
İnsan anne olunca anlıyor annesinin kıymetini...
Anne olmak;
Gece onu uyutmaya çalışırken, yorgunluktan uyuya kalmak...
3'te tekrar uyanmak ve ilk başta saat başı, sonra yarım saatte bir gozlerini, açmak...
Derdini bilemediğin yavrunun, dudağı büzüldükçe içi gitmek...
Gözünü rahat kapayamamak...
Emmeden uyuyamazken çok emdiği için annesinin boynuna kusan yavrunun uyanmasın diye boynunu bile silmeden yatmaya devam etmek...
Sabah 6 da kalkıp once sebze puresi sonra da kendine corba psirmek...
Yavruna kahvaltıyı hazırlayıp, silmeyi unuttugun kusmukla işe gelmek....

21 Ekim 2010 Perşembe

O AN

Hiç unutmamak istediğim anlar yaşıyorum oğlum seninle...
Hayatımın en güzel, en mutlu anı oluyor bazen 1 saniye- 5 saniye ya da birkaç dakika...
Eve geldiğimde , kucağıma alıp ben seni öpünce, sen de yüzümü yalamaya başlıyorsun... Ben onu yaşadıktan sonra daha neyin peşinde koşayım bu hayatta??? Sen varsın ya bıdığım...
Peki ya bugünkü uyku seramonimiz? Banyomuzu yaptık, yatağa uzandık , önce göğsümde biraz şekerleme yaptın sonra kolumun içine doğru kıvrıldım ama 1 el omzumda... Elinin altında tutmak istiyorsun anneyi :) Yavaşça emzik atıldı... Dudakta küçük mimikler... Belli ki rüya görülüyor... O arada hafif bir karın kasılması ve minik pıt'lar... Bir insanın gaz çıkarması bu kadar mı sevimli olur... Ve annenin gözünde birkaç damla yaş... O an hiç bitmesin istedim...
Canım oğlum , iyi ki geldin....

19 Ekim 2010 Salı

Annelik Şımarıklığı...

Uzaktan davulun sesi kulağa hoş gelir ya da tam tersi...
Ama önceden, taze anne & babaların sürekli çocuklarından bahsetmesinden içim kıyılırdı...
Ama öyle olmuyormuş... Çoğu şeyde olduğu gibi bu da anne olunca anlaşılıyormuş...
"ANNE OLUNCA ANLADIM" +1
Hep ÇanÇan'dan bahsetmek istiyorum... Çok şımarıkça görünse de tüm dünyaya onu ne kadar sevdiğimi söylemek istiyorum sürekli..
Bu insanın içinde öyle bir heyecan ki, kabına sığamıyor...
Özlüyorsun, seviyorsun, aşıksın...
Haftasonu halimiz inanılmazdı... Anne kuşu Çançan oyun halısından sürünme&emekleme karışımı hareketleri ile kolumdan başlıyor tırmanmaya(ben de halıda uzanıyorum)Yavaşça üzerime çıkıyor... Suratımı yalamak sureti ile annecik ile hasret gideriyor.. Bir yandan da dişlerini kaşıyor...
Hani yavrusunu yalayan kedi & köpekler vardır ya... Bunun ne kadar doğal ve içten gelen bir tavır olduğunu anne olunca anladım ben... Öylesine bir sevgi bu...
Oğlum, iyi ki doğdun, iyi ki doğurdum...
Seni çok seviyorummmm

22 Eylül 2010 Çarşamba

Düdük Makarna Artık BAŞLASIN!!!

Şimdi yanında olsam...
Sen yatakta yuvarlanırken ben hoplayıp şarkımızı söylemeye başlasam,
DÜDÜK MAKARNA
Artık başlasın
Hop Hop hoplasın
zıp zıp zıplasın
düdük makarna
artık başlasın.....

sen de küçük küçük gülümsesen ama cool tavrından ödün vermeden...
az sonra ben yatağın kenarında koşturunca "ceeeee"lere dayanamayıp kikirdemeye başlasan...
Annesinin pamuk prensi...
Bugün iş'te 3. günüm...
sensiz herşey o kadar zor ki...
kokun burnumda kalsın diye seni koklaya koklaya çıkıyorum evden
gözümü kapatıp seni düşünüyorum yanında olduğumu...
çok ama çok özlüyorum bebeğim...
sen benim hayatta yaptığım en güzel şeysin...
dilerim bir günü bunu duyduğunda ve anladığında çok mutlu olursun...
bana anneannen en mutlu olduğu anın dayını ve beni kucağına aldığı zaman olduğunu söylediğinde mutlu olurdum, anladığımı sanırdım ama benim anladığım hiçbirşeymiş...
doğrusunu "anne olunca anladım"
sütünü, meyveni, yoğurdunu, çorbanı herşeyini hazırlıyorum...
keşke yanında olup ben yedirsem...
o pıtır pıtır emekleyişlerine alkış tutabilsem...
yarım saate kalmaz uykuya dalarsın...
annesinin kuzusu
küçük tatlı yavrusu
annesinin ballısı
sarı sarı tatlısı.....

6 Eylül 2010 Pazartesi

Yanımdayken özlüyorum...

Yatağında uyuyor mışıl mışıl... 10 dk gecmeden gidip bakıyorum... Bakmaya doyamıyorum... Yanına kıvrılayım istiyorum... Son 1 haftadır yaptığı gibi uyurken yüzümü minik elleriyle adım adım sevsin, tanısın istiyorum... İşe başlamaya 2 hafta kala gözümde yaşlarla yazıyorum... Canım oğlum seni çok seviyorum... Hayatta birini bu kadar sevebileceğimi tahmin bile edemezdim... Nefesinin kokusunu alamadan nasıl geçecek saatler bilmiyorum... Gün içinde yanında olamayacağım için senden şimdiden özür diliyorum...


9 Haziran 2010 Çarşamba

Ben yaptım :)

Sabah çilek reçeli yaptım
aslında hiç hevesim yoktu ama evdeki tadından yenmeyecek 2 kg dağ çileğini ne yapsam bilemedim eve sonuç ağda kıvamında ama yine de lezzetli bir ev reçeli
Öğlen mücver yaptım
Öğleden sonra oğlumla Kahve Dünyasına gidip bir Türk kahvesi içtim
Akşam tavuklu pilav yaptımmm

Oyyy oy oyyy ben neymişim yahuuu

Anne=Ahçı+temizlikçi+son ütücü+eş+evlat+torun...

Şimdiye kadar hep sorumluluklarım oldu...
Evlat olarak başladım, öğrenci oldum, çalışan oldum, eş oldum vs...
Ama en zoru anne olmak...
En güzeli ve özeli de bu ama gerçekten hata kaldıramayacak en ciddi sıfat sanırım annelik...
(şimdi nasıl anlıyorum canım annemi)
Anne olunca bir kere kocaman bir şemsiye olup diğer sıfatları da beraberinizde taşıyorsunuz...
Emzirme bitip, kucakta gaz çıkarırken bir yandan rondo da soğan doğruyorsunuz...
Bebeğin en özel aktivite saatinde o ana kucağında otururken siz bir yandan ona agucuk gugucuk yapı bir yandan çamaşır asıyorsunuz...
O uyurken soğanları kavurup, yemeği koyup, çamaşır utulemek gerekiyor...
Ve uyanıyor.. Emme vakti...
Şimdi baştan alıyoruz...
Aynı zamanda evlatsınız, arkadaşsınız, kardeşsiniz, eşsiniz...
Herkes için birşeyler yapmak istiyorsunuz...
Biraz da kendiniz için...
İmkansız değil ama gerçekten çok zor...
Ben şanslıyım, sevdiklerim her zaman her koşulda yanımda...
İyi ki anne de olmuşum...
Ama bazen içim gidiyor... Ben sevdiklerimin yeteri kadar yanında mıyım diye? Aannem bu kadar çalışıp bir de bizim peşimizde koşturuyor diye üzülürken, anneannemi her gün aramadığım için kendime kızıyorum, iyi yemek pişiremediğime hayıflanıyorum, en yakın arkadaşımı haftada bir bile göremediğim için içleniyorummm
Ama hepsi düzelecek
(umarım :) )

E.A.S.Y. Adı gibi kolay mı?

Çağan doğduğundan beri çok etkilendiğim Tracy Hogg'un EASY (eat-activity-sleep-you) rutinini uygulamaya çalışıyorum.
1 gün oluyor ertesi gün şaşıyor ama genel olarak bizim de bir düzenimiz var ...
EASY değil belki ama EAESYEAESY gibi :)

Bence Tracy de harfler uysun diye kasmış yoksa surekli easy mümkün değil..
Neden mi? Çünkü bebeğin her 3 saatlik dilimi aynı değil...
Örneğin sabahları Çağan'ın gazı oluyor... Uyutmak çok zor ... Tata yapana kadar uykuya teslim olmuyor... Tata yapınca da zaten emme saati geliyor... Dolayısı ile emerken sızıyor...

Profesyonellerden 100lerce yöntem çıkabilir ama bence bebeği için en doğruyu yine annesi bilir... Bebeğini tanıdıkça hangi saatte neye ihtiyaç duyduğunu anlar...

8 Haziran 2010 Salı

Bebekler neden ağlar??

Ve merhaba...
Biraz ara verdik ama yine geldikkk
Babasız bir haftasonu geçirdik... Babacık Ankara'da eğitim & öğretim aktivitelerine katılırken biz Bağdat Caddesi senin Carrefour benim fink attık...
Dede ile anneanne sağolsun...
Cumartesi çok keyifliydi , pamuğum her ne kadar bütün gün uyumamak için elinden geleni yapsa da Cadde'ye inince keyfi yerine geldi...
Anasının oğlu olduğundan herhalde gezmeyi pek seviyor... Hemen keyfi yerin egeliyor...
Baktım Cumartesi mıkırdanıyor; dayı ve anneanne ile gezmelere düştük...
Eve gelince de mıkırdanma geri geldi..
Tatasını yapamadıkça çıldırıyor garibim...
Akşamüstü yıkayalım da rahatlasın diye heveslenirken çıkınca çığlığı bastı bizim bıdık hoplat zıplat pışpışla yok...
Kıyamam meğer acıkmışşş
Memeyi görünce yumdu gözünü cok cok cokkk
Aslında bebekler çok da kompleks değille rhele bir de erkek olduğunu da düşününce :)
Muhtemel problemleri var. Biri değilse diğeri sebep oluyor ağlamaya...
1)Gaz
Henüz çaresi yok. Biz Nurse Harveys diye bir dereotu-kimyon karışımı damla kullanıyoruz. İşe yaradı mı emin değilim çünkü farkediyorum Çağan da gaz çıkarmak için elinden geleni yapıyor. Meme bitip sırtı sıvazlanırken 1000 çeşit kılığa giriyor. Suratı büzüştürüyor, ağzını oynatıyor ve bir şekilde gazı çıkarıyor. Alttan da jimnastik ile çıkarıyoruz o zaman da dudağını sıkıp yanağını şişiriyor... Pek şeker görünüyor...
2)Açlık
Bizim emme düzenimiz belli olduğunda(EASY uygulamaya çalışıyoruzz)çok açlık ağlaması ile karşılaşmadık. Yazdığım gibi ilk defa bu hafta sonu o da 1 kerelikti...
3)Uyku
en sevdiğim ağlama sebebi.. Neden mi? E'yi yaptık meme emdik. A'da bitti bizimki mıkırdanmaya başlıyor... Aa nesi var derken emziği verince gözleri kapanmıyor mu içimin yağları eriyor... Annesinin kuzusu bazen öyle güzel& kolay uyuyor ki...

2 Haziran 2010 Çarşamba

bu resimler cok guzel

Annelerin buluşma noktası nurturia çok keyifli bir yarışma düzenliyor...
Babalar Günü fotoğraf yarışması... Anneler en güzel baba-yavru fotoğraflarını gönderiyor... En çok oylanan Nintendo Wii kazanıyor...

Pamuk prens eksik kalır mı? Biz de katıldık...

Daha 1 aylık değildi yavrum bu fotoğraf çekildiğinde...

Nasıl da yumulmuş babasının koynuna bir Pazar sabahı....

Her baktığımda içim titriyor... Kalbimi çalan 2erkek :)
Herkes oy verebilir... Hadi hadiiiiiiii.....

Super Anne miyim ben?


Pamuk anne dün çok fena gaza geldi...

Sabah uyanınca şöyle bir silkindim...

Çağan da mışıl uykusuna dalar dalmaz evi toparlamaya başladım... Gereksizleri atmaya, kışlıklardan birkaç parça verilecekleri ayırmaya vs derken ..

Çok sıcak oldu...

Havuza girer miyim , pamuğum uyanır mı diye düşünürken en azından güneşlenirim dedim...

Ve yaptım...

Tam yarım saat güneşlendim...

Eve gelince üstüne duş bile aldımmm.

Önemli olan uyku saatlerini yakalayıp kendi aktivitelerini o araya sıkıştırmak...

Arada emzirme , gaz çıkarma da yapıyoruz tabii kii...

Aakşama doğru istahlandımmm

Güzel bir yemek yapayım dedim...

Neler mi yaptım; Et sote, pilav, köz patlıcan, fırında patates ve TİRAMİSU...

Yahu ben süper değilim de kim süper :)

Tabiii akşam ağzımın payını aldımmm.

Son emzirmeden sonra mışıl mışıl uyuyan oğlum bir andaçığlıkla uyandı...

Korkunç bir gaz sancısı diye düşünüyorum...

1 saat oyalasa da mıkırdana mıkırdana uyudu...

Sonuç:Anne göğsünde uyuyan Pamuk prens...

Yaşasın Haftasonu 2


Pazar günü de ayrı bir güzeldi...

Önce nefis bir kahvaltı ,(annem ve babam sagolsun :) )

Sonra Bağdat Caddesinde güzel bir yürüyüş ve bir Türk Kahvesi...

Düşündüm de 4-5 aydır kahve içmiyordum , nasıl da güzel geldi sevdiceğimle karşılıklı

Bir de çok güzel bir yer keşfettik "Zamane Kahvesi"... Çok sıcak, sevimli, lezzetli...
Haftasonu keyfi bununla kalmadı...
Hava o kadar sıcaktı ki, eve gelince pamuk prense de bir body giydirip düştük havuz kenarına...
Pamuğumu sokmaya niyetli olsak da uyumayı tercih etti... Ama en azından babacık pamuga goz kulak olurken ben 2 tur yuzuverdim... Hem serinledim hem de spor oldu :)
Aksam da babacık bize supriz yaptı...
Bizi yemege goturdu...
Enfes boğaz manzarası, tazecik balık oohhhh
Oglum da bogazla ilk defa tanışmış oldu...
Yazarken yine canım çekti yahu...

31 Mayıs 2010 Pazartesi

YaşaSIN HaftaSONU-1

Pamuk anne ve pamuk prens coştu bu haftasonu...
Herşey Cumartesi sabahı başaldı... Uuzuuuun (4 saat :) bir uyku sonrası 7 sularında uyandık... Babamızı nöbete yolladık... Saat biraz geçsin de dede ile anneanne uyansın diye beklerken 8'de telefon çaldı... Yaşasıııın dede bizi almaya geliyormuş... Pamuk prens uykuya dalmıştı zaten, araba yolculuğu da üzerine çok iyi geldi... Ben de güzelce annemde keyifli bir kahvaltı yaptım, çayımı içtim, anneciğim memenen yapmış onu yedim... Değmeyin keyfime....

Sonrasında pamugum çok dayanamayıp uyandı... Uyanınca meme seansı başladı, sonra gaz, sonra aktivite derkennn sıra uykuya geldi... Pamuk prens uyur uyumaz ben pamuk anneanneye bırakıp güzelleşmeye gittim... Aman tanrım nasıl özlemişim... Pedikür yaptırdım... Kendime geldim sanki... 3 ay gitmeyince benim için estetik ameliyat etkisi yarattı haliyle :)
Tesekkürler annecim iyi ki varsın....
Koştum geldim ki benim bıdık hala uyuyor... Yer misin yemez misin onu... Doyasıya saatlerce emziresim geldi... Ne yapayım onun da en sevdiği bu :)

Uyanınca biraz gazlandık... ıkındık sıkındık ama o tatayı yapamadık...
Komik bir şey ama ikimiz de aynı günlerde yapıp, aynı günlerde yapamıyoruz...
Neyse ki anneanne mis gibi çorbalar yaptı da bağırsaklar yumuşadı...
Akşamüstü teyze ile nineyi de ziyaret ettik...
Öyle çok seveni var ki pamuk oğlumun gez gez bitmiyor :)
ama hala tata yok...
Dedesi baktı ki bizim oğlan gazdan çok sıkıldı, akşamüstü bizi sahile götürdü...
Deniz havası, adalar manzarası baktım benim pamuğum yıkanmayı beklemeden sızıvermiş...
PS:Günün bence en özel 2 anı pamuk prensin kucağımda uyuyakalması...
Sallamaya falan gerek kalmadan kendi kendine sızıverdi canım oğlum...

28 Mayıs 2010 Cuma

Pamuk İhtiyaçlar 0-1 Ay


İlk ay en çok nelere ihtiyaç duyduk bir listelesem nasıl olur acaba?



Pamuk Anne için;



Elektrikli Süt Pompası: Biz hastanede avent deneyip, memnun kolunca babacık eve gelir gelmez dayıcık ile beraber gidip aynı pompadan aldı. Şık bir çantası var. Gayet hızlı sağım yapıyor ve meme ucuna hiç zarar vermiyor.



Bol bol atlet & gecelik & pijama: Bunların pamuklu olması önemli çünkü ilk günlerde süt çok akıyor, çok terleme de olduğu için sürekli üst baş değişmek gerekiyor...


Emzirme sütyeni:Çeşitli denemeler sonunda bu konuda en iyisinin M&S olduğunu düşünüyorum. Pamuklu, balensiz ve yumuşacık...



Göğüs pedi:Ben Lansinoh almıştım ama koku yaptığı için hoşlanmadım. Chicco ve Pigeon çok daha iyi...(Bana koşa koşa chicco alan canım dostum İrem'e teşekkürler)



Göğüs Kalkanı: Avent kullanıyorum ya da kullanamıyorum :( Evde sürtünmeyi önlemek için iyi bir ürün ama ben ne zaman kullansam içine dolan süt üstüme boca oluyor.



Meme ucu koruyucu: Benim meme uçlarım yara olduğu için bu ürün imdadıma yetişti... Yne avent tercih ettim ve memnun kaldım. 2 farklı boyu standart ve kücük


Meme ucu kremi: Ben Lansinoh ile başladım ama meme uçlarımın harap olmasını önleyemedi. Mastit olmamla beraber Garmastan kullanmaya başladım ve çok daha hızlı etki gösterdi..



Hijyenik Ped

Emzirme yastığı: Emzirirken eğilmek çok fazla boyun ve sırt ağrısı yapıyor. Babacık bunu da eve gelir gelmez koşarak aldı...




Bitki çayları: Ben Milupa still tee ve dağadan rezene çayı tükettim bolca... Rezene gaz için faydalı oluyor, still tee ise sütü arttırıyormuş.


Pamuk Prens için;

Battaniye:Bence min. 5 tane olmalı... En çok ihtiyaç duyulan ürünlerden biri.. Tercihen penye ya da polar olmalı... Yünler kullanışlı değil...


İç body: Yarım kollu iç bodyler çok kullanışlı ama bu tür kıyafetleri 0-3 beden almak da yarar var. Bebek çok hızlı büyüdüğünden newborn kıyafetler 1 haftada üzerine olmaz hale geliyor..


Ayaklı tulum: Giydirmesi, soyması çok kolay olduğu için en sevdiğim bebek kıyafeti... Bebekte tercihen tek parça kıyafetler seçilmeli.. Hem anne için hem de bebeğe bakan diğer insanlar için kolaylık..


Çorap: Tercihen sıcak tutan ve bilek kesmeyen havlu çoraplar. Ben Tchibodan almıştım çok memnun kaldım.


Biberon: Biz ilk günlerde sütü sağıp biberonla verdik. Cam biberon kullandık.

Sevgi & şefkat & ilgi& sıcaklık en temel ihtiyaç tabi ki :)

Pamuk Prens'in Sağlık Adımları


Dediğim gibi pamuk prens sağlıklı & iyi bir kilo ile doğdu;

3,760gr 54cm


Hastaneden çıktıktan sonra ilk sağlık adımımız 1 hafta sonra oldu, kontrole gittik...

Normalde bebekler hastaneden taburcu olduğunda yani doğumdan sonra ağırlıklarının yaklaşık %10'unu kaybediyorlar... (ödem vs atımı ile) Kontrolde de bu kilonun geri azanılması bekliyor, iyi beslendiğini görmek için... Oğluşumda da aynen böyle oldu... Doktorumuz "Annesi sütün yaramış , maşallah kilosu yerinde" diyince garip bir gurur yaşadım... Doğumdan sonra öyle korkuyor ki insan acaba doyurabilecek miyim, acaba bakabilecek miyim diye...

Hele bizimki gibi ilk hafta emmeyi beceremeyen bir bıdıkla...

Pamuk prens emmeye direndiği için ilk hafta çok zor zorlanmıştım, sütümü sağıp biberonla verdim doyması için ama emzirmekten de hiç vazgeçmedim...

Bu mevzuda akıl veren çok oluyor... Her kafadan bir ses çıkıyor... Emzirmezsen sütün kesilir, biberona alışırsa emmez, pompa sütü azaltır vs...

Bence en önemlisi bebeğin & annenin sağlığı...

Sonuçta biberon da olsa, mama da olsa bebeğin beslenmesi gerekiyor...

Sağlığa devam edersek :)

15. günde sağlık ocağına gittik, topuktan kan alarak bir test yapıyorlar... Oğluş bu testten de başarı ile çıktı...

Lakin o gün sarardığını farkettik...

Bunun üzerine sık beslenme ile 2-3 günde açıldı pamuğum...

1. ayında kendi çocuk doktoru ile tanıştık ve ilk aşımızı da olduk...

Pamuk prens iğneden& aşıdan hiç korkmuyor...

Bu arada Kilomuz 4,600 boyumuz da 57,5 cm oldu...

Pamuk prens biraz uzun olacak gibi :)

Ve 2. ay kontrolü...

Kilomuz 5,600 peki ya boy--->61cm... Kocaman olmuş annesinin pamuğu...

Aşı kısmı ise sıkıntılı öünkü 3 farklı yerden aynı anda karma aşı oldu :(

Omuz ve 2 baldır...

Çok sıkıcı da olsa onun sağlığı için...

Doktorumuz sağlıklı buldu bıdığı, kucak alışkanlığı için de varsın alışsın sevgi çocucğu olsun dedi...

Varsın olsun bence de ...

Pamuk Prensin dünyaya ilk adımı


Annesinin kucuk prensi, 38 hafta 2 gunluk bir yolculuktan sonra aramıza katıldı...
Tam 3,760gr ağırlığında ve 54 cm boyunda idi..
Haliyle bu totiği taşırken benim göbeğim kocamannnn bir basket topu yutmuş gibiydi...
Gebelik noyunca hatta öncesinde de en büyük hayalim normal doğum yapmak, bu mucizevi olaya bizzat tanıklık etmek ve bebeğimle en çabuğundan ilk teması kurmak idi...
Lakin pamuk prensin kocaman olan baş çevresi(babasının oğlu), annesinin tüm duygusal hazırlıklarına rağmen normal doğum yapmaya elvermedi...
Doktorumuzun ve babamızın tavsiyesi ile sezeryan yaptık...
Ben kendimi o kadar hazırlamışım ki oğlumu bir an evvel kucaklamaya, anesteziden uyanmam da 1 saati bulmadı...
Ve miniğim kollarımdaydı... O kadar farklı bir duygu ki... Nasıl yazayım? Aancak resmini çekip koyarım hayatımdaki en mutlu anın, en büyük aşkın...
Herhalde en hızla artan sevgi evlat sevgisi...
Kalbimde senin için o kadar büyük bir yer varmış ki ben bile şaşırıyorum...
Bu arada büyüyünce sorabilirsin anneciğim, uyanır uyanmaz seni sormaya sayıklamaya başladım...
Oğlum nasıl, iyi mi, sağlıklı mı diye...
Sonrası da peşi sıra geldi...
2 gecelik hastane konaklamasından sonra evimize yerleştik...
Ve macera başladı...
PS:Doğar doğmaz kocaman bir hayran kitlen oluştu...(Aanneanne, babaanne, dedeler, dayı, amcalar,teyzeler...)

Bu bir ilk ...

Cok heyecanlıyım... Artık bizim de bir blogumuz var...
Hersey 18 Mart'ta aramıza katılan pamuk prens icin...
Annesinin&babasının hatta kocaman bir sevgi toplulugunun kucuk prensi aramıza hosgeldin...
Senin hayatının ilk zamanlarındaki minik adımlarını buraya not edecegim...
Sen de buyuyunce keyifle okuyacaksın...
Kaybettigimiz 2,5 ay icin sakın uzulme, annecik o acıgı kapatmak icin var gucuyle calısacak ...